Her kurum veya organizasyon kendi yapısını geliştirmek ve daha geniş kitlelere ulaşabilmek için çeşitliliğini artırmak ister, servislerini detaylandırır ve yeni alt markalar yaratır. Bu değişim süreci gerçekleşirken, marka mimarisinine yeteri kadar önem verilmezse, hedeflenen başarıda veya kurmak istenilen sistemde verim kaybı yaşayabilir.
Marka Mimarisi Neden Önemli?
Servislerini markalaştırmaya başlayan veya yeni satın alımlarla marka altyapılarını çeşitlendiren kurumlar için marka mimarisi önemli bir başlıktır. Dönüşüm süreci hızlı veya yavaş olsun, yöneticilerin aldığı kararlar markanın şu anki kimliğiyle tam uyumlu değilse, tüketicilerin beklentilerini istenilen oranda karşılamıyorsa veya doğru bir konumlandırma / araştırma sürecinden geçilmeden onay süreci başlatıldıysa, var olan marka değeri zarar görebilir, kullanıcı kaybı yaşanabilir veya iç iletişimde kafa karışıklıkları doğurabilir. İşte bunun önüne geçebilmek için marka mimarisini sistemli hale getirmek size yardımcı olacaktır.
Şu bir gerçek ki; bir markayı marka yapan en önemli şey; kullanıcısına vadettiği sözdür. Bir marka bu söze yaptığı yatırımlarla büyür ve bu sözü anlamlandırdıkça değerli bir marka haline gelir. Bu da kullanıcı deneyimini geliştirir ve sadakat yaratır. Bu süreci iyi yöneten ve iyi analiz eden yapıların marka mimarisine ne kadar önem verdiğini görmekteyiz. Lego, Apple, Google, P&G gibi dev marka değerlerine sahip olan sistemlerin, marka mimarisine yaptığı yatırımlar ve doğru ürün/servis konumlandırmalarıyla bu başarıyı elde ettiğini söyleyebiliriz. Bu yüzden, net bir hiyerarşi üzerinden oluşturulmuş marka mimarisi, kullanıcı bağlılığını artırır, operasyon süreçlerini iyileştirir ve yönetime ayrılan zaman ve maliyetleri de düşürür.
Önümüzdeki haftayı bu konuda ufak tüyolar ve keyifli içerikler paylaşarak detaylandıracağız.